Obezite Rehabilitasyonu

Obezite Rehabilitasyonu

‘’Ani ölüm şişmanlarda zayıflara göre daha sık görülür’’ diyen Hipokrat şişmanlığın risklerini yüzyıllar öncesinden görebilmiştir.

Obezite genetik ve çevresel faktörlere bağlı olan önemli bir kronik hastalıktır. Vücuttaki yağ kütlesinin yağsız kütleye göre daha fazla olması nedeniyle gelişir. Obezite, komplikasyonları nedeni ile ömrü kısaltan bir hastalıktır. Öncelikli olarak kardiyovasküler sistemi etkileyip, hipertansiyon, tip 2 diyabet, dislipidemi durumunu etkileyerek ölüme yol açabilen ciddi bir sağlık problemidir. Obeziteyi Dünya sağlık örgütü en riskli 10 hastalık içinde tanımlamış olup kanserle de yakından alakalı olduğunu açıklamıştır.

Obeziteye neden olan birçok faktör  vardır. Hızlı yemek bu faktörlerin başında gelir. Beyin ortalama 20 dk sonra tokluk sinyalini gönderir. Böylece hızlı yiyen kişiler bu sürede daha fazla kalori almış olacaktır. Aslında doymak için yeteri kadar yemek tüketmişlerdir ama henüz doyduklarının farkındalığı gelmemiştir. Tokluk ve açlık hissimizden sorumlu iki hormon vardır. İsimleri LEPTİN ve GRELİN. Şimdi bu iki hormunun işleyişinden kısaca bahsedelim.

Obezite Rehabilitasyonu

Obezite Rehabilitasyonu

Leptin hormonu size doyduğunuzu söyleten hormondur. Bu hormon vücudumuzdaki yağ dokuları hakkında beynimize bilgi verir ve vücudumuzdaki yağ hücreleri tarafından salgılanır. Eğer yağ depolarında azalma olursa kandaki leptin oranı azalır. Böylece açlık hissi oluşur. Leptin hormonun beyne gönderdiği sinyal hızlı değildir. Bu sebeple hızlı yemek yiyen kişiler  tokluk hissi gelene kadar daha fazla besin tüketmiş olur. Böylece kilo artışı gözlenmeye başlar.

Ghrelin hormonu ise size acıktığınızı söyleten hormondur. Bu hormon sindirim sisteminin içinden salgılanır. Acıktığımızda kanda bulunan ghrelin hormonu artar, yemek yediğimizde azalır. Ghrelin hormonu yemek yeme isteğini artırır.

Kilomuzun kaderi bu iki hormonun işbirliğiyle sonuçlanır. Aldığımız enerji tükettiğimiz enerjiden fazla olursa kilo alırız.

Bu komplikasyonlara maruz kalmamak için; aktivite düzeyini artırmalıyız; hareket berekettir. Sağlıklı ve dengeli öğünler tüketmeliyiz. Yemek için yaşamak yerine, yaşamak için yemeliyiz. Fazla ve hızlı yemekten kaçınmalıyız.  Ve en önemlisi bol bol su tüketmeliyiz.  Unutmayın ki su hayattır.

 

! Dipnot: Çok sık görülen ve gittikçe artış gösteren obezite sadece oburluk değil tedavi edilmesi gereken kronik bir hastalıktır.

 

Bize Ulaşın

Yol Tarifi Almak için tıklayın

Kadıköy Fizyoterapist

Dequervain Nedir?

Dequervain Nedir?

Yorum yapın

Ara